Böyle hayvan görülmedi

Kafası ve arka bacakları tavşan, vücudu ve kuyruğu fare gibi olan, kanguru gibi zıplayan bu hayvan nedir?

Denizli’nin Acıpayam ilçesindeki dağda, kafası ve arka bacakları tavşan gibi, vücudu ve kuyruğu fareye benzeyen, kanguru gibi de zıplayan melez bir hayvan bulundu.
Neye benzediği ve neden bu şekilde olduğu bilinemeyen hayvan, şimdilerde kafeste saklanıyor. İlçeye bağlı Gümüş köyünde dağda geziye çıkan üç kişilik arkadaş grubu içinde yer alan Fuat Turan, ilginç bir yaratık gördü. Turan, önce tavşan zannettiği yaratığa yaklaştıkça şaşkınlığı arttı. Çünkü yaratık, ne tavşana, ne fareye, ne de kanguruya benziyordu. Melez hayvanı yakalayan Turan, ne olduğunu anlayamadığı yaratığı, kucağına alıp evine getirdi.

Evde bir odaya kafes içine konulan yaratık, hiç yabancılık çekmeden evde yaşamaya başladı. Yaratığa su verildi içti, karpuz verildi ve ekmek verildi, yedi. İnsanlardan kaçmadı, aksine evcil bir hayvanmış gibi evin içinde yaşamayı sevdi. Bir aydır beslenen ve görenleri hayrete düşüren yaratık için ilginç yorumlar da yapılıyor. Kimisi tavşan, kimisi kanguru kimisi de fare diyor. Bu yaratığın neye benzediği henüz çözülemedi ancak yaratığın görenleri şaşkına çevirdiği kesin.

Fuat Turan, kafese koyduğu hayvana “Abbas” ismini verdiğini söylüyor. “Abbas”ı karpuz, yaprak ve ekmekle beslediğini aktaran Turan, “Dağda üç kişi geziyorduk. Bir anda arkadaşın ayağı çukura düştü. O çukuru kazdım, hayvan çıktı. Kaçmaya başlayınca yakaladık ve köye getirdik. Bir aydır besliyoruz. Hayvanı, kanguru olarak düşündük ama böyle olmuyor. Kulakları büyük, kanguru olamayacağına göre değişik bir hayvan. Ne olduğunu bilmiyoruz.” dedi.

Uzay’da çarpışma!

4 dev galaksi uzayın derinliklerinde çarpıştı. Şimdiye kadar gerçekleşen en büyük kozmik çarpışmalardan biri olan olay Spitzer Teleskopu tarafından görüntülendi.

NASA Spitzer Teleskopu tarafından görüntülenen büyük çarpışmanın görüntülerini yayınladı. bilim adamlarının bugüne kadar uzayda görülen en büyük çarpışmalardan biri olarak nitelendirdiği olay, 4 dev galaksinin birbirinin içine geçmesiyle meydana geldi.

İran, kendi üretimi olan “Azerehş” adlı F5 savaş uçağını tanıtımını düzenlenen bir törenle yaptı.

“Azerehş” ilk uçuşunu, dün İsfahan’da başarılı bir şekilde gerçekleştirmişti. Törende Savunma Bakanı General Mustafa Muhammed Neccar da bir konuşma yaptı.

General Neccar bu sabah düzenlediği basın toplantısında “Azerehş” savaş uçaklarının üretiminde profesyonel seviyeye ulaşıldığını ve yakında bu tip uçakların yeni nesil modellerinin tasarlandığını, en yakın zamanda da seri üretime geçileceğini bildirdi.

Hükümet haftasında savunma bakanlığının, İran’ın başta askeri ve savunma olmak üzere tüm alanlarda güçlülüğünü ortaya koyacak açıklamalarda bulunacağını söyleyen Neccar, tamamen yerli olan bu uçakları üreten genç ilim adamlarının havacılık ve uzay sanayinde profesyonelleştiklerini belirtti.

İran Yeni Askeri Sürprizlerini Açıklayacak

Neccar, 2000 kilometre menzilli füze üretimini savunma bakanlığının en önemli hareketi olduğunu belirten Neccar, “Bugün, kruz füzelerini, deniz füzelerini, anti füze füzeleri ve hava savunmasında kullanılan füzeleri üretmeyi başardık. Savunma bakanlığı şimdi de benzeri olmayan modern ve yeni füzeler üretmektedir” dedi.

Savunma bakanı bu bakanlığın çeşitli uça

MEB 10 BİN YENİ KADRO DAHA AÇACAK

Milli Eğitim Bakanlığı yeni dönemde 20 bin öğretmen atayacak. Atamalar için başvurular 9 Ağustos Perşembe günü başlıyor. 20 bin öğretmenin ardından Milli Eğitim Bakanlığı bu yıl içinde 10 bin yeni kadro daha açacak.

Milli Eğitim Bakanlığı 2007-2008 eğitim öğretim dönemi hazırlıklarına öğretmen atamalarıyla başladı.

Bakanlık 20 bin öğretmen alacak. Bunlardan 10 bini sözleşmeli olacak. En çok atama sınıf öğretmenliğine yapılacak. Sınıf öğretmenliğini Türkçe, Matematik ve İngilizce branşları izleyecek. Başvurular internet üzerinden yapılacak.

Peki, alınacak 20 bin öğretmen ihtiyacı karşılayacak mı? CNN TÜRK’ün sorularını yanıtlayan Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürü Remzi Kaya, öğretmen açığı olan okullara yıl sonuna kadar 10 bin yeni öğrtemenin daha atanacağını açıkladı.

Okullar açıldıktan sonra ihtiyaç belirlenecek. Yıl sonuna kadar 10 bin yeni öğretmen atanacak.

Bakanlığın teknik eğitim öğretmenleri için kontenjan açmaması buna karşılık bin 300 yeni din kültürü öğretmeni alınacak olması beraberinde tartışmaları da getirdi.

Milli Eğitim Bakanlığı’na göre, bu durum arz talep dengesinden kaynaklanıyor.

Remzi Kaya, katsayı uygulaması nedeniyle öğre

CHP, GÖKÇEK’İN İSTİFASINI İSTEDİ

CHP Ankara Milletvekili Yılmaz Ateş, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ve yönetiminin “derhal” istifa etmesi gerektiğini söyledi

Ankara Büyükşehir Belediye yönetimini bu konuda “sorumsuzca” davranmakla suçlayan Ateş, “Bu kadar sorumsuzca bir yönetimin 24 saat iş başında kalmaması lazım” dedi. Ankara’ya Kızılırmak nehrinden su getirilmesi projesini de değerlendiren Ateş, “Kızılırmak nehrinden su getirilse bile kullanılamayacağı yönünde iddialar var. Çok saygın bilim adamları bu konuda görüş bildiriyorlar. Yeni arıtma tesisi yapılması lazım. O ne zaman kurulacak o da belli değil” diye konuştu. Ankara’ya Türkiye’nin en temiz havzalarından biri olarak gösterilen Gerede Havzasından su getirmenin daha doğru olacağına işaret eden Ateş, “Ankara için en önemli su kaynağı Gerede Işıklı Barajı’dır” dedi.

Dünyanın her yerinde barajlardaki doluluk oranının yüzde 30’un altına indiği zaman, kısıtlamaya gidildiğini hatırlatan Ateş, şöyle dedi: “Ama bunlar seçim nedeniyle göz boyamaya yönelik olarak herhangi bir kıs

Diyanet, Hata Yapamaz mı?

Diyanet İşleri Başkanlığı 1 Temmuz 2007’^de yayımladığı duyuruda, Sözleşmeli İmam-Hatip ve Kur’an Kursu Öğreticisi alacağını açıklamıştı. Sonuçlar 3 Ağustos’ta açıklandı. Ancak Başkanlık, diğer kurumların aksine hangi sözleşmeli pozisyona kaç puanla atama yapıldığını günlerdir açıklamamaktadır. Taban puanların açıklanması; Başkanlığın torpil yapıp yapmadığını göstermesinden ziyade, atama işlemlerinde bir yanlış yapılıp yapılmadığını da gösterecektir. Herkes hata yapabileceği gibi Diyanet personeli de hata yapmış olabilir. Bu nedenle sonuçların adayların denetimine açılması gerekmektedir.

Diyanet İşleri Başkanlığı geçtiğimiz ay içerisinde 4/B’li statüde çalıştırılmak üzere sözleşmeli personel ilanı yayımladı. Bir çok aday bu ilana başvurdu. İlan metnine göre alanlarda öncelik sıralaması bulunmaktadır.

Başkanlık Sözleşmeli Kur’an kursu öğreticisi ve imam-hatiplerin yerleştirme sonuçlarını 03.08.2007 tarihinde açıkladı.

Ancak, günlerdir beklenen ve hangi kadroya kaç puanla atama yapıldığına dair çizelge hala yayımlanmamıştır. Diyanet İşleri Başkanlığı gibi

İşte, İsrail’in en çok korktuğu 2 güç

Ortadoğu’da işgal politikası uygulayan İsrail’in bölgedeki emellerine en fazla köstek olan ve Tel Aviv yönetimini en çok korkutan iki gücü Peres açıkladı…
srail Cumhurbaşkanı Şimon Peres, İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad için İsrail’in yok edilmesinin kendi ülkesinin çıkarlarından daha önemli olduğunu söyledi.

‘AHMEDİNEJAD BİZİ YOK ETMEK İSTİYOR’

Peres, Alman Die Welt ve Berliner Morgenpost gazetelerine verdiği demeçte, İran’ı bir tehdit olarak görüp görmediği sorusunu, “Tabii ki.

Ahmedinejad için, İsrail’in yok edilmesi İran’ın çıkarlarından daha önemli” diye yanıtladı.

‘HAMAS BİZİMLE KONUŞMAK İSTEMİYOR’

Hamas örgütüyle ilgili olarak da Peres, “Hamas bizimle konuşmak istemiyor. Gazze Şeridi’ni yerleşimcilerden ve askerlerden arındırdık, buna rağmen ateş etmeye devam ediyor. Hamas gerçekten konuşmak istiyorsa, sadece ateş etmeyi kesmesi yeterli” dedi.

‘ABBASLA İYİ ANLAŞIYORUZ’

Peres, Hamas olmadan diyalog sağlanmasının mümkün olup olmadığı sorusu üzerinde de, “Bu, sonuçta Filistinlilere bağlı. Biz Başkan Mahmud Abbas ile görüşüyoruz. Kendisi yüzde 60 oyla seçildi ve tüm Filistinlileri temsil ediyor” şeklinde konuştu.

Abbas ile diyaloğu sürdürmenin yanı sıra ekonominin de canlandırılması gerektiğini ifade eden Peres, “Günümüzde siyasi değişiklikler ekonomik gelişmelerle sağlanıyor. Siyaset sınırları belirliyor, ekonomi ise ilişkileri düzenliyor. Hamas dışlanmış bir durumda kalıyor. Her türlü yardımı kaybediyor” şeklinde görüş belirtti.

Peres, Filistinlilerin Ürdün ile konfederasyon oluşturma düşünceleriyle ilgili olarak da, “Buna sadece Filistinliler ve Ürdün karar verebilir. Ancak k

DTP’ye Mecliste hangi görev düştü?

TBMM’de temsil edilen 4 parti grubunun, TBMM Başkanlık Divanı’ndaki temsil oranı belli oldu. TBMM’de grubu bulunan partiler arasında en küçük parti olan DTP’ye Başkanlık Divanı’nda idare amirliği görevi düşereceği belirtiliyor. İdare amirleri, TBMM’ye giriş kartları dağıtmak, sükun ve düzeni korumak, gerektiğinde muhafız taburu ve emniyet kuvvetini kullandırmakla görevli.

Başkanlık Divanı’nda AK Parti 10, CHP 3, MHP 2 ve DTP 1 milletvekiliyle temsil edilecek. AK Parti’nin 3 TBMM başkanvekili, 2 idare amiri, 5 katip üye; CHP’nin 1 TBMM Başkanvekili, 1 idare amiri, 1 katip üye, MHP’nin 1 idare amiri, 1 katip üye, DTP’nin de 1 idare amirliğiyle temsil edilmesi bekleniyor.

TBMM İçtüzüğü’nde idare amirlerinin görevleri şöyle yazılıyor:

1. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin idarî ve malî işleri ile kolluk işlerini Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı’nın talimatına uygun olarak yürütmekte Başkan’a yardımcı olmak;

2. Özel törenleri idare etmek;

3. Türkiye Büyük Millet Meclisi bütçesi

Yasak ve sınırları aşan başarı öyküsü

2005 yılı Yabancı Dil Sınavı’ndan(YDS) yüksek bir puan almasına rağmen Türkiye’de üniversiteye gidemediği için Güney Kore’de okumaya karar veren Güngören İmam-Hatip Lisesi mezunu Nagehan Günan, İmam-Hatip Lisesi Mezunları Derneği (ÖNDER) bursuyla gittiği Güney Kore’de iki yıl içinde yaşadığı izlenimleri, bizlerle paylaştı. Türkiye’de okuyamadığı için Güney Kore’de eğitimine devam etmek zorunda kalan Günan, İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümünde okuyor.

TÜRKİYE’YE BENZİYOR

Güney Kore’nin Türkiye’den çok uzakta bulunmasına rağmen Türkiye ile benzer özellikler taşıdığını kaydeden Günan, sokakların birbirine çok benzediğini, bazen insanın Uzakdoğu ülkesinde değil de Türkiye’de dolaştığı hissine kapıldığını belirtti. Kültür ve ahlaki bakımdan da Korelilerin Türklere benzediğini ifade eden Günan, Korelilerin Türkiye’yi kardeş ülke olarak gördüklerinin altını çizdi. Türk askerlerinin 1950 yılında Kore’de savaşmasının oluşturduğu olumlu havanın 2002 yılında oynanan FIFA Dünya Kupası maçıyla daha da arttığını kaydeden Günan, izlenimlerinde “Pusan Şehrinde bulunan Türk askerlerinin mezarları”ndan da bahsetti.

TÜRKLERİ SEVİYORLAR

Tanıştığı Güney Korelilerin yarıdan fazlasının “ya Türkiye’ye gittiğini ya da gitmek istediğini” belirten Günan, Korelilerin Türkçe öğrenmeye de meraklı olduğunu Güney Kore’nin “Türk’ün Türklüğü ile gurur duyarak dolaşabileceği nadir ülkelerden biri” olduğunu ifade etti. Korelilerin, yardım sever ve nazik insanlar olduğunu da hatırlatan Günan, ülkede hırsızlık oranının çok düşük olduğunun altını çizdi.

EĞİTİME ÇOK DÜŞKÜNLER

Güney Kore’nin eğitime çok önem veren

Yök’ten Teknik Eğitim Fakülteleri ve Meslek Yüksek Okulları hakkında yeni kararlar!

YÖK, Meslek Yüksek Okullarında reform niteliğinde bir karar aldı. Meslek Yüksek Okullarını 4 yıla çıkarılıyor. Aynı isimle 6 yeni fakültenin açılması da gündemde…

Saygı ÖZTÜRK’ün haberi

Yükseköğretim Kurulu, 11 Temmuz 2007 tarihli Genel Kurul Toplantısında; Afyon Kocatepe, Batman, Cumhuriyet, Dumlupınar, Düzce, Fırat, Karabük, Karadeniz Teknik, Kırklareli, Kocaeli, Mersin, Muğla, Pamukkale, Sakarya, Selçuk, Süleyman Demirel Üniversiteleri ile Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü bünyesinde bulunan Teknik Eğitim Fakültelerinin, Uygulamalı Teknik Bilimler Fakültesine dönüştürülmesine, Çankırı Karatekin, Ege, Gaziantep ve Uludağ Üniversiteleri bünyesinde Uygulamalı Teknik Bilimler Fakülteleri kurulmasına, Gazi Üniversitesi ve Marmara Üniversiteleri bünyesinde yer alan Teknik Eğitim Fakültelerinin, meslek liselerinin öğretmen ihtiyacını karşılamak üzere eğitimine devam etmesine ve bu iki üniversitede, Teknik Eğitim Fakültelerinin yanında, Uygulamalı Teknik Bilimler Fakültelerinin kurulmasına karar verdi.

Böylece, 23 üniversitede Uygulamalı Teknik Bilimler Fakültesinin kurulması ve iki üniversitedeki Teknik Eğitim Fakültesinin işlevini sürdürmesi kararlaştırıldı.

Hazırlığı 2 yıldan beri devam eden ve gerekçesi, YÖK tarafından Şubat 2007’de yayımlanan “Türkiye’nin Yükseköğretim Stratejisi” raporunda açıklanan çalışma, meslek lisesi çıkışlılara, alanlarının devamı niteliğinde 4 yıllık lisans programlarında okuma imkanı vereceği gibi, önlisans düzeyinde eğitim yapan

TBMM Başkanı Köksal Toptan…

Meclis Başkanlığı seçimiyle ilgili son gelişme.. AK Parti yönetimi Meclis Başkanlığı’na Bartın milletvekili ve eski Milli Eğitim Bakanı Köksal Toptan’ı aday göstermeye karar verdi…

 

http://www.cafesiyaset.com sitesinin haberine göre; AK Parti yönetimi Meclis Başkanlığı’na Bartın milletvekili ve eski Milli Eğitim Bakanı Köksal Toptan’ı aday göstermeye karar verdi.

Kusura bakmayın ama, asıl yemini Leyla Zana yapmıştı…

Ve nihayet o an geldi.. Günlerdir fırtınası koparılan Meclis’te yemin krizi beklentileri boşa çıktı. Herkes dört gözle adeta Demokratik Toplum Parti(DTP)’li milletvekillerinin yemin (Nasıl yeminse…) ederkenki tutumunu bekliyordu. Yeni bir Leyla Zana çıkar mıydı? Genelkurmay Başkanı Büyükanıt ve Cumhurbaşkanı Sezer de katılmadı bu oturuma. İddialar muhtelif; kimine göre DTP’lilerle aynı çatı altında bulunmak istememişler, kimine göre de Abdullah Gül’ün öne çıkmasını protesto etmişlerdi. Bu iddialar şayet doğruysa daha vahim.. Zira Gül de, DTP de milletin iradesini temsil etmiyor muydu? Değilse 12 Eylül 1980’den itibaren ilk kez Cumhurbaşkanı ve askeri erkanın olmaması nasıl açıklanabilirdi bilemem.. Her neyse..

Tekrar konumuza dönecek olursak, DTP’liler gayet ağır başlı, şık giyimli ve medeni tavırlarla geldiler ve herkesin okuduğu o metni okudular indiler kürsüden. Bazı medyada ve partilerde, “Nasıl sizi dize getiririz” edası vardı sanki DTP’lilere karşı. Yoksa bütün kanalların, Aysel Tuğluk ya da Sebahat Tuncel’in, “Büyük Türk Milleti Önünde, namusum ve şerefim üzerine ant içerim”  ifadelerini vermeleri nasıl izah edilebilirdi. Oysa asıl kazanan DTP’lilerdi. Hiçbir şey k

Ariel Şaron, Che’nin dayısının oğlu mu?

Latin Amerika’da dağıtılan bildirilerde Ariel Şaron’un Che’nin dayısının oğlu olduğu ileri sürülüyor.

Eski İsrail Başbakanı Ariel Şaron dünyaca ünlü devrimci Che Guevara’nın dayısının oğlu olabilir mi?

Latin Amerika’da dağıtılan bildiriler ve İspanyol sitelerinden yayımlanan makalelerde, Şaron’un Che’nin dayısının oğlu olduğu iddia ediliyor.

Dağıtılan bildiri ve makalelerde 1925 doğumlu olan Che’nin annesi Celia de la Serna’nın Rus asıllı Yahudi olduğu ileri sürülüyor.

Küçük yaşlarda Arjantin’in başkenti Buenos Aires’e göç eden Serna’nın burada ismini değiştirdiği ve Arjantin asıllı yüksek mühendis Ernesto Guevara Lynch ile evlendiği ifade ediliyor.

Evliliklerinden bir yıl sonra da büyük oğulları Ernesto Che Guevara’nın dünyaya geldiği vurgulanıyor.

Aman YA RABBİ!!

Kemalizm büyük tehlikede! Laikliğe büyük başkaldırış! Toplu eylem! Anayasal düzenin köküne kibrit suyu döktüler! Laik düzende bu olur mu? Din işi devlet işine karıştırıldı! Devletin memurları nasıl olurda bunu yapar! Aboooo! Duble aboooo!!!

İstanbul’da yağmur duası yaptılar!

Pendik ve Büyükçekmece’de, camide cuma namazını kılan cemaat daha sonra yağmur duasına çıktı.

Videoyu izlemek için tıklayınız 

Kaynarca Merkez Camisi’nde Cuma namazını kılan cemaat, daha sonra yağmur duasına katılmak üzere avluda toplandı. Pendik Müftüsü Dr. Süleyman Aktaş’ın çevresinde sıralanan cemaat, avuç içleri yere dönük olarak yağmur duasına katıldı.

G-8, G-18 mi oluyor??

Eylül ayında imzalanacak anlaşma ile Türkiye; BAE, Bangladeş, Fas, Gine, İran, Kamerun, Katar, Libya, Lübnan, Maldivler, Malezya, Mısır, Pakistan, Senegal, Suriye, Tunus, Uganda ve Ürdün ile yüksek gümrük ve tarife dışı engelleri ortadan kaldıracak.

18 İslam ülkesiyle gümrük duvarı kaldırılıyor

Türkiye, 18 İslam ülkesi ile tercihli ticaret sistemi kurarak gümrük duvarlarını kademeli olarak kaldırmaya hazırlanıyor.

Türkiye, 18 İslam ülkesi ile tercihli ticaret sistemi kurarak gümrük duvarlarını kademeli olarak kaldırmaya hazırlanıyor. Eylül ayında imzalanacak anlaşma ile Türkiye; BAE, Bangladeş, Fas, Gine, İran, Kamerun, Katar, Libya, Lübnan, Maldivler, Malezya, Mısır, Pakistan, Senegal, Suriye, Tunus, Uganda ve Ürdün ile yüksek gümrük ve tarife dışı engelleri ortadan kaldıracak.
“İslam Konferansı Örgütü Üyesi Ülkeler arasında Tercihli Ticaret Sistemi (Trade Preferential System among the Member Countries of the Organisation of Islamic Conference-TPS-OIC)” projesi, çerçeve anlaşmasının imzalanmasından 26 yıl sonra yaşama geçiriliyor.

Tercihli Ticaret Sistemi Çerçeve Anlaşması, anlaşmaya taraf olan ülkeler arasında, aşamalı biçimde gümrük tarifelerinde indirimler yapılmasının yanı sıra, ticareti zorlaştıran tarife-dışı engellerin azaltılmasını ve zamanla kaldırılmasını öngörüyor.

Washington rejimi bir diktatörlüktür

ABD’li Müslümanlar seçimlerde genellikle Demokratik Parti’li adayları desteklerdi. 2000 yılında bu gelenek bozuldu.

Yeni Şafak’ı eskiden beri takip eden okuyucularımız hatırlayacaktır; 1995-96 yıllarında gazetemizin arka sayfasında American Muslims For Jerusalem (Kudüs Davası’na Sahip Çıkan Amerikalı Müslümanlar) diye bir sivil inisiyatif grubunun faaliyetlerinden sıkça bahsederdik.

Bu grup, bütün Müslümanları, uluslararası hukuka aykırı olarak Batı Şeria’da kurulan bir Yahudi yerleşim biriminde şube açtığı için Burger King’i boykot etmeye çağırmıştı.

Kampanya çok başarılı oldu.

ERDOĞAN MUSUL VE BASRA’YI ALMALI

Almanya, İran ve PKK -ABD politikasının da yardımıyla- Türkiye, Suriye ve Arap devletlerine karşı bir Orta Doğu güç yarışında. Bu saldırgan politikanın esasıysa, Irak’a, Türkiye’ye ve Suriye’ye karşı, Kuzey Irak’ta bulunan ve bugün fiilen ABD’nin himayesinde olan PKK üslerinden PKK’yı bir şahmerdan olarak kullanmaktır. Irak, Türkiye ve Suriye parçalandıktan sonra da Orta Doğu’da, Almanya-İran ekseni desteğinde yeni bir süper güç olarak bir PKK Kürdistanı ortaya çıkacaktır. Ağustos, Orta Doğu’da barış veya savaş için kritik bir ay

The Conservative Voice‘dan Scott Sullivan yazdı

Scott Sullivan

The Conservative Voice

ABD, Washington: Erdoğan, Türk ordusunun güçlü muhalefetine rağmen, tüm Türk kadınlarının başörtüsü takmasını; Almanya, İran ve PKK yandaşı olan Kürt devlet başkanı Mesut Barzani ile dost Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ü yine Türkiye’nin cumhurbaşkanlığına aday göstermek istiyor.

Bu durumda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Türk ordusu ile Türk milliyetçilerinden gelen desteği muhafaza etmek için ne yapabilir? Bunlar, Almanya, İran ve Kürtlerin, Irak, Türkiye ve Suriye’den başlayarak Arap devletlerini parçalama planlarından korkuyorlar. Yanıtı basit. Başbakan Erdoğan, ABD’ye danıştıktan sonra Türk barış gücü askerlerini ABD güçlerine destek için Musul’a göndereceğini açıklamalıdır. Türkiye, ABD ve İngiltere’den, Musul ile Basra güvence altına alınırken asker azaltımına gitmekten şimdilik vazgeçmelerini talep etmelidir. Bir başka seçenekse, Türkiye’nin Suriye ve Arap devletlerinden Irak’taki Türk barış gücüne katkıda bulunmalarını istemesidir. Böylece Türkiye PKK’yı, Musul dışında kalması, İran’ı da Basra dışında kalması için uyarmış olacaktır. Bir cesur adımla Türkiye Irak’ın toprak bütünlüğünü güvenceye alabilecektir. Böylelikle PKK, Kuzey Irak’tan bir Kürdistan yaratma planlarından cayacak, İran da Irak’ın güneyinde bir Şiistan yaratma planlarından… Üstelik Irak’ın kuzeydeki sınırlar da güvence altına alındığında Erdoğan, Türkiyeli Kürtlerle uzlaşmak için yeterince güçlü bir konuma erişmiş olacaktır. Bir Irak Kürdistanı’na katılacak ayrılıkçı bir Türkiye Kürdistanı seçeneği masadan büsbütün kalkacaktır. Gerçekten de

İlk atom bombası nasıl patladı – Video

ABD’nin İkinci Dünya Savaşı sonunda Almanya, İtalya ve Japonya’nın kurduğu Mihver Devletlerinin Müttefikler tarafından ebediyen ezilmesi için hazırladığı…

ABD’nin İkinci Dünya Savaşı sonunda Almanya, İtalya ve Japonya’nın kurduğu Mihver Devletlerinin Müttefikler tarafından ebediyen ezilmesi için hazırladığı Manhattan Atom Bombası Projesinin deney alanının adı da ilginç seçilmişti: Atomların ayrışması olan fizyon ve birleşmesi olan füzyonu çağrıştıran isimle “Trinity (Teslis)” deney alanı. “Baba, Oğul ve Kutsal Ruh” üçlemesinin adını taşıyan dünyanını ilk atom bombası deney alanı, New Mexico eyaletinin güneyinde İspanyolca adı “Jornada del Muerto-Ölü Adamın Seferi” isimli çölde 16 Temmuz 1945’te yapıldı.

Sabah saat 05:29’da şafak vakti ilk atom bombası patlatıldı ve bunu büyük heyecanla bekleyen 40 bilim adamının gözü önünde muhteşem indifa mantarı göğü hapsetti. Dairesel beton bariyer setleriyle çevrili bombanın konulduğu “masa”, yerden 33 metre yüksekteydi. Hiroşima’da da yere değmeden havada patlatıldı.

DÜNYALAR HARAP OLDU

Abbas-Olmert, Filistin Devleti’ni…

İsrail Başbakanı Ehud Olmert ile Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Batı Şeria’nın Eriha kentinde görüştü. Olmert, Abbas’la görüşmesinde Filistin devletinin kurulmasıyla ilgili müzakerelerin kısa sürede başlamasını umduğunu söyledi.

İsrail Başbakanı Olmert, Mahmud Abbas’a hitap ederek, “Buraya sizinle İsrail ve Filistin özerk yönetimi arasındaki temel konuları ele almak üzere geldim. Umarım bu görüşmeler bizi Filistin devletinin kurulmasıyla ilgili müzakerelere götürür” dedi.

Filistin tarafı, sınır, mültecilerin durumu ve Kudüs’ün statüsü gibi nihai müzakerelerde ele alınması öngörülen konuları görüşmek istiyor. İsrail is